Tüm dünya olarak zorlu bir dönemden geçiyoruz. Sosyal hayatımız yeniden inşa ediliyor. İnsanlara karşı nasıl davranmamız gerektiği ‘’tokalaşma”, ”yaklaşma”, ”sarılma’’ gibi net ifadelerle belirleniyor. Sokağa ne zaman çıkacağımız, nerede oturacağımız, nerelere gideceğimiz belirleniyor. Hepsi bizim sağlığımız için. Biz ve sevdiğimiz insanlar hastalanmasın, ölmesin diye. Biz bu kadar kontrollü bir hayat yaşıyoruz ya da yaşamaya çalışıyoruz sağlığımız için ama peki onlar?
Son günlerde özellikle salgında gösterdikleri özveriden dolayı sağlık çalışanlarına yapılan süper kahraman benzetmesi oldukça yaygın. Ama gerçekten bu değeri onlara verebiliyor muyuz yoksa sadece benzetmede mi kalıyor?
Şöyle bir bakalım, salgın başladığından beri canla başla çalışan sahada en yaygın olarak görev alanlar, sağlık memurlarımız. Kendileri hasta olmalarına rağmen işlerini bırakmayan, eve gittikleri zaman aileleriyle vakit geçirmeye korkan, hastanelerde saatlerce maskelerini çıkarmadan bir hastadan diğerine koşan…
Aylardır bizler evde kalmadığımız için onlar hastanelerde kalıyor. Onlar bu kadar çaba gösterirken bizim tek yapmamız gereken onlara teşekkür etmek. Ama biz bunu bile tam anlamıyla gerçekleştiremiyoruz. Sağlık çalışanlarımız bizden salgın boyunca yaptıkları için teşekkür beklerken sağlıkçılara gösterilen şiddet ve tehditler devam ediyor. Biraz mantıklı düşünsek aslında sağlıkçılarımızın sadece insan hayatını merkeze alarak hareket ettiğini göreceğiz. Ancak nedense olumsuz yönlerini görüyor ve buna göre davranıyoruz. Tabi ki bu konuda asla genelleme yapamayız. Sağlıkçılara karşı fiziksel ya da psikolojik şiddet uygulayan insanlar olduğu gibi, değer veren, yaptıkları işe saygı duyan insanlarımız da var. Ama bu bilinci herkese yaymalıyız. Bir insanın hayatını kurtarmak, kimsenin bakmaya cesaret edemeyeceği kazalarda bile ilk müdahalede bulunmak her insanın yapabileceği bir iş değilken birde bunları yapan insanlara teşekkür (!) olarak kötü davranıyoruz. Artık sağlık çalışanlarımız kendi güvenliğini her şeyden fazla düşünür oldu. Böyle bir ortamda hangimiz tam anlamıyla işe konsantre olabiliriz ki?
Özellikle son aylarda sağlık personellerimizin salgınla birlikte herkesten çok onların çalıştığını ve yorulduğunu unutmayalım. Bazen günlerce eve bile gitmeden virüsten etkilenen insanları kurtarmak için çabaladıklarını, bazense en yakın meslektaşlarını bu virüs yüzünden kaybettiklerini. Her şeyden önce ne olursa olsun sağlık çalışanlarımızın da insan olduğunu unutmayalım. Onlarda hata yapabilir, ya da iş sırasında aksaklıklar yaşayabilir. Bundan sonra yaklaşımımızı bunları dikkate alarak yaparsak hem onlar çok daha büyük bir istekle işlerini yapar hem de kimse zarar görmez. Ben herkes adına tüm sağlık çalışanlarımıza teşekkür ediyor ve gösterdikleri özverili çalışmadan dolayı minnetlerimi sunuyorum.
Yorumlar