Protein tozu zararlı mıdır ?

Öncelikle protein nedir? Protein vücudun yapıtaşıdır. İnşaatın temelinde kullanılan maddedir. Yapma, taşıma, büyüme, koruma her şeyde ; karaciğer, kalp, kas, deri her yerde; spor yapan, yapmayan, yaşlı, genç, hasta, sağlıklı herkeste; kas kütlesi sağlamaktan, yara iyileşmesine kadar alakalı alakasız tüm fonksiyonlarda olmazsa olmazdır.

Peki, biz proteinden neden korkuyoruz ?

Beslenmede alınan fazla proteinin, burada biz sporcuları ilgilendirecek üç korkutan yan etkisinden bahsedebiliriz.

  • 1- KC Yetmezliği
  • 2- Böbrek Yetmezliği
  • 3- Gut Hastalığı
1- KC, vücudun en büyük aynı zamanda en fazla kanlanan organıdır. Bu kadar fazla kan alması, beslenme ihtiyacının çok olması ve vücudunun sindirimden, dolaşıma, boşaltıma kadar birçok metabolizmik faaliyetinde rol almasıyla açıklanabilir. Bizi ilgilendiren ana görevi besin metabolizmasını yönetmek vücudun yemek, egzersiz sonrası parçalanan sindirim ürünlerini kana vermek olan karaciğere eğer her seferinde fazladan yük verirsek (anormal proteinli, yağlı beslenmek, egzersiz yapmamak gibi) KC gibi önemli bir fabrika da hasara uğramaya başlayacak ve günü gelecek iflas edecektir.
2- Böbrek vücudun metabolit dengesini sağlayan çok önemli ve çok hassas bir organdır. Metabolitler, hücre içi hücre dışı miktarlarıyla, sıvı retansiyonuna, atılımına katkılarıyla, kalp ritmi üzerine etkileriyle ve birçok önemli metabolik olayın gerçekleşmesi için elzem olan kofaktör rolleriyle hayati önem taşıyan, dengede tutulması çok önemli moleküllerdir. Böbrekler aynı zamanda kreatin, Bun gibi atık ürünleri vücudumuzdan uzaklaştıran bir temizleyici sistemidir. aşırı protein alımı karaciğerin görevlerini sekteye uğratarak böbreğe de fazla yük bindirecek, nefronlardaki yükün artmasıyla diffüzyon dengesi bozulacak ve idrarda protein görülebilecektir. Bu duruma proteinüri deriz ve tamemen patolojik bir durumdur. Proteinürinin varlığı, hetamüri (idrarda kan varlığı) ile desteklendiğinde GFR’ye bakmaya gerek duymadan hastanın kronik böbrek yetmezliği 1.seviyesinde olduğunu söyleyebilmemiz için yeterli bulgudur.
3-Gut hastalığı, bizim için atık ürün olan, ancak sindiremediğimiz, parçalayamadığımız bu yüzden vücuttan uzaklaştıramadığımız ürik asit maddesinin kanda birikmesiyle karakterize oldukça dramatik bir hastalıktır. Ancak burada dikkat etmemiz gereken gut hastalığının oluşabilmesi için vücutta fazla miktarda pürin içeriğinin sindirilip bunun ana ürünü olan ürik asidin meydana çıkması gerektiğidir. Bu yüzden fazla miktarda pürin içerikli besin tüketmek gut hastalığına sebebiyet verebilmektedir. Pürin içeriği yüksek olan besinlere her türlü et ürününü, kuru baklagilleri, mantarı ve kuşkonmazı örnek verebiliriz. Yani başka bir deyişle gut hastası olabilmek için fazla miktarda dana, inek, koyun, tavuk, balık eti, nohut, mantar gibi besinler tüketmek gerekir.
Süt, peynir gibi besinler ürik asidin oluştuğu pürinler açısından zengin değildir ve kolay kolay ürik asit birikimine, dolayısıyla gut hastalığına sebep olmazlar. Ayrıca whey proteini peynir altı suyundan üretildiği için pürin içeriği oldukça düşüktür ve anormal seviyelerde tüketilmediği taktirde gut hastalığına yol açmaz. Zaten gut yapacak kadar tüketildiğinde bu hastalıktan önce başka birçok sorun ortaya çıkacaktır. (karaciğer, böbrek rahatsızlıkları)
Öneri Yazımız : Karın Kası Nasıl Çalıştırılmalıdır ?

Peki, protein tozu hangi hastalıklara sebep olabilir?

Öncelikle en çok merak edilen kanser yapar mı sorunun cevabını vereyim: Hayır! Eğer genetiği değiştirilmiş veya ne olduğu belli olmayan bir ürün değilse whey proteini kullanımı kanser etiyolojisinde kesinlikle yoktur.

Ancak içerisinde yüksek miktarda protein içermesi nedeniyle kontrolsüz kullanılması, egzersizle desteklenmemesi ve alınan su miktarının arttırılmaması sonucu, ilerleyen dönemlerde KC ve böbrek fonksiyonlarında ciddi hasarlar ortaya çıkartabilir.

Kontrolsüz kullanımıyla sebebiyet verebileceği rahatsızlıkların, protein tozu olmasıyla alakası yoktur. Günlük almamız gerekenin, kullanabileceğimizin çok daha üzerinde aldığımız protein, karaciğer ve böbreği yorarak ciddi hasarlara yol açar. Sınırı aşarken tükettiğimiz proteinin çeşidinin kırmızı et, yoğurt, kuru baklagiller, whey proteinin çeşidinin kırmızı et, yoğurt, kuru baklagiller, whey proteinin olmasının farkı yoktur. Önemli olan alınan yüksek miktarın metabolizmasını yapan karaciğere ve böbreğe fazla yük bindirmesidir. Belirli bir seviyeden sonra protein ihtiyacı çok artan sporcular gerek beslenmek için yeterli zaman bulamaması, gerek maddi yetersizlikler, gerekse hidrolize edilmiş ürünlerin kana karışma ve kasla kavuşma çabukluğunu göz önüne alarak bu ürünlere başvurmaktadır.

Söyleyebileceğim, düzgün diyet, düzgün egzersiz hayatı, sporcu gibi yaşam (alkolden uzak durma vb.) ve doğru güvenilir markalar tercih edildiğinde whey proteinleri oldukça işe yarar besleyici ürünlerdir.

Bu Bilgiler ”DRBUILDER İLE ANTRENÖRÜN KENDİN OL” Kitabından Alınmıştır.